SÜRDÜRÜLEBILIRLIK UYGULAMALARINA NEDEN MECBURUZ?

Her geçen gün artan sürdürülebilirlik uygulamaları, "olursa iyi olur” anlayışından çıkarak artık bir zorunluluk haline gelmiştir. Bu durumu destekleyen nedenler yalnızca aşağıdakilerle sınırlı kalmamakla birlikte, öne çıkan bazı sebepler şunlardır: 1. Gezegensel Sebepler 2. Ekonomik Avantajlar 3. Yasal Mevzuatlar 4. Pazarlama ve Kurumsal 

1. GEZEGENSEL SEBEPLER İKLİM KRİZİ 

İklim değişikliği, dünya çapında ekosistemleri; karasal ve deniz yaşamını tehdit etmekte; doğal felaketlerin artması, tarımsal üretim alanlarının daralması ve insan sağlığının bozulması gibi sonuçlara yol açmaktadır. Bu bağlamda, sürdürülebilirlik uygulamaları iklim kriziyle mücadelede büyük rol oynamaktadır. 

KAYNAK TÜKETİMİ 

Dünyadaki doğal kaynaklar sınırlıdır. Aşırı tüketim, su, enerji ve hammadde gibi kaynakların tükenmesine yol açmaktadır. Özellike su krizi günümüzde bir çok bölgeyi etkileyen büyük bir problemdir. Sürdürülebilir uygulamalar, bu kaynakların daha verimli kullanılmasını sağlayarak korunmalarına yardımcı olmaktadır. BİYOÇEŞİTLİLİK KAYBI 

Ormansızlaşma, tarım alanlarında kimyasal kullanımı ve deniz kirliliği gibi birçok etken, pek çok canlı türünün varlığını tehdit etmekte ve gezegenimizde en büyük yok oluşlardan altıncısının yaşanmasına yol açmaktadır. Kendi sürdürülebilirliğimiz için hassas ekosistemlerin korunması da elzemdir. Dünya'da 6. büyük kitlesel yok oluş başladı: İnsan soyu tehlikede 

2. EKONOMİK AVANTAJLAR YEŞİL FON VE HİBEYE ERİŞİM 

Sürdürülebilirlik uygulamalarını benimseyen şirketler, hibe ve yeşil kredilere erişim avantajı elde ederler. Bu finansal destekler, yatırım yapmayı kolaylaştırarak maliyetleri düşürür ve uzun vadeli sürdürülebilir büyümeyi destekler. 

 ✓ GELECEK GARANTİSİ:" FUTUREPROOFING"

Şirketler, sadece bugünün değil, geleceğin zorluklarına da karşı dayanıklı olmalıdır. Sürdürülebilirlik, şirketlerin değişen pazar koşullarına, çevresel etkilere, iklim sebepli tedarik zorluklarına ve yasal düzenlemelere uyum sağlamalarına yardımcı olur. Bu da şirketin uzun vadede hem hayatta kalmasını, hem de güçlü sağlar.

 3. YASALAR, MEVZUATLAR YASAL MECBURİYETLER
Sürdürülebilirlik uygulamalarına yönelik küresel ve yerel yasal düzenlemeler giderek daha katı hale gelmektedir. Birçok ülkede raporlama zorunluluğunun yanı sıra çeşitli vergiler de etkin şekilde uygulanmaktadır. Ülkemizde mevcut TSRS (Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartlar), Atık Yönetmeliği ve Çevre Kanunu'nun yanı sıra; İklim Kanunu taslağı, sınırda karbon düzenlemesi ve plastik vergisi gibi çalışmalar da yürütülmektedir.

DİĞER ÜLKELER İLE UYUM, REKABET AVANTAJI
Avrupa Birliği'nin "Yeşil Mutabakat"ı gibi ülkelerin imalat, ihracat ve üretimle ilgili yasal düzenlemelerine uyum sağlamadığımız takdirde, birçok ülkeyle tedarik ilişkisi kurma şansımız ortadan kalkmaktadır. Ambalaj, içerik ve taşıma süreçleri ile ilgili iyileştirmeler ve diğer sürdürülebilirlik uygulamalarını benimsemek bize önemli bir rekabet avantajı kazandırma şansına sahiptir. The World Bank - Dünya Bankası'nın hazırladığı rapor, Türkiye'nin döngüsel ekonomi ve yenilenebilir enerjiye uyum sağlamasının Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere küresel pazarlarda büyük avantaj sağlayacağını ortaya koydu.
4. PAZARLAMA VẸ KURUMSAL İLETİŞİM MARKA İTİBARI
Sürdürülebilirlik, şirketlerin kamuoyunda olumlu bir imaj oluşturmasını sağlar. İyi bir itibar, müşteri sadakati ve iş ortaklıkları kurmak için gereklidir. Tüketiciler, çevre dostu ürünler ve hizmetler sunan markaları takdir eder, bu da uzun vadede marka değerini artırır.
TÜKETİCİ BEKLENTİLERİ
Tüketicilerin, çevre dostu ve sosyal sorumluluğa sahip markaları tercih etme eğilimi her geçen gün artmaktadır. Özellikle Genç Z jenerasyonu marka seçimini buna göre yaparken, diğer jenerasyonların da konuya hassasiyeti dah sık gözlemlenmektedir.